DENEYİMSEL TASARIM ÖĞRETİSİ
VAZGEÇEMEYECEK KADAR ÇOK SEVMEK
Aylin, yaz tatillerinde anneannesini ve dedesini ziyarete gelirdi. Onların yaşadıkları
yeri çok seviyordu. Anneannesi ile dedesinden dolayı mı, yoksa Ege’nin
güzelliğini sevdiğinden mi bilemedi. Egeyi çok sevdiğinden dolayı üniversiteyi
okumak için orayı tercih etti. Okuduğu yılları özlemle ve biraz da hüzünle
anıyordu.
İlk kez üniversitede âşık olmuş ve o zamanlarki tanımıyla Kerem ile Aslı gibi bir aşk yaşamışlardı.
İlişkilerinin başlangıcında çok mutlulardı. Sonra ne oldu da ilişkileri bozuldu anlayamamıştı. Sevdiği kişinin adı Mehmet’ti. Mehmet, Aylin’in dikkatini çekmek için çok şey yapmıştı. Aylin çok popüler ve herkesin peşinde olduğu bir kızdı. Mehmet, Aylin’e zorlandığı dersinde yardım ederek, onu sınavlara çalıştırarak dikkatini çekebilmeyi başarabilmişti. Bir süre sonra görüşmeleri daha da sıklaştı. Ne kadar da güzel eğleniyorlardı. Aylin Mehmet için, “Yakışıklı bir çocuk değil ama bir kadını nasıl mutlu edeceğini biliyor. Onunla gezmek, ders çalışmak, birlikte bir şeyler yapmak çok eğlenceli.” diyordu…
Aylin, Mehmet’i
hayatının merkezine koymuştu. Onun
ders notlarını bulur, onun için özetler çıkarır ve sınavlarını hatırlatırdı.
Kendi derslerine çalışmıyor, notlarını takip edemiyordu. Varsa yoksa Mehmet
olmuştu. Çevresindeki herkes onu uyarıyor ama onun gözü başka birini görmüyordu.
Kendisine söylenenleri duyuyor ama anlamıyordu. Düşüncelerinde sadece Mehmet
vardı. Artık arkadaşları ile daha az görüşüyor, sürekli Mehmet’le vakit
geçiriyordu. Mehmet’le vakit geçiremediği zamanlarda ise “Onun için daha farklı
neler yapabilirim?” diye düşüncelere dalıyordu.
Mehmet’e
kazaklar örmüş, en sevdiği yemekleri yapmıştı. Oysa Mehmet’ten önce ne kazak
örmeyi, ne de onun sevdiği yemekleri yapmayı biliyordu. Tüm gününü onu
düşünerek geçiriyordu.
Bazen
sadece onu düşünmek de yetebiliyordu çok sevmek için. Çünkü düşünce de bir
emekti. Bu düşünceler Aylin'i, yapması gereken işlerinden alıkoyuyordu.
Artık hayat sadece "Mehmet’ti" Aylin için. Mehmet’i
telefonuna “nefesim, ömrüm” diye kaydetmişti. Çünkü onsuz nefes
alamayacağını, hayatını onsuz geçiremeyeceğini düşünüyordu.
İnsanın hayatı, bir insandan ibaret
olabilir mi?
Aylin
ile Mehmet'in ilişkileri, çevresindekilere "Acaba Aylin ve Mehmet
birbirini seviyor mu? Yoksa Aylin, Mehmet’ten vazgeçemeyecek kadar ona çok mu aşık?"
diye düşündürüyordu.
Aylin “Kim ne söylerse söylesin umurumda değil. Ben Mehmet’i çok seviyorum!” diyordu. Mehmet’in kendisini aldattığını gözleri ile görene kadar bu ilişki böyle devam etti. Halbuki arkadaşı Esin daha önceden söylemişti. Aylin, en sevdiği arkadaşını nasıl da terslemişti. “Kıskanıyorsunuz bizim ilişkimizi, Mehmet asla böyle bir şey yapmaz. O beni çok seviyor.” demişti.
İnsan, isteklerine ters şeyler
söyleyeni düşman görebiliyor.
Yaptıklarını hatırladıkça çok üzülüyordu.
Esin, Aylin'e çok değer verdiği için Aylin’den vazgeçmemişti. Esin, Aylin’i bir eğitime
götürmüş ve Aylin Mehmet'e bağımlı olduğunun farkına varmıştı. Bunu öğrenmek Aylin’in canını çok yakmıştı. Bu bağımlılıktan kurtulması gerektiğine karar verdi.
Başlarda ondan vazgeçecek kadar güçlü değildi. Mehmet sık sık arıyor, barışmak istiyordu. Birkaç kez tekrar görüşmüşlerdi. Mehmet, Aylin’e çok pişman olduğunu söyleyip, eskisi gibi olacaklarına inandırmıştı. Aylin başlarda onun pişman olduğunu düşünüp affetmişti. Ancak her seferinde büyük kavgalar ediyorlar ve tekrar ayrılıyorlardı. Aylin hayatı boyunca bu kadar yıprandığı ve üzüldüğü bir dönem geçirmemişti. Beraber oldukları iki yıl her ikisine de koca bir ömür gibi gelmişti.
Bir insanı çok sevmek, bu kadar zarar verebilir miydi?
Oysa sevgi kimseye zarar vermez. Ama bağımlılık, iki tarafa da zarar verir.
İnsan nasıl da yanılıyordu? Bağımlılığı, nasıl sevgi diye tanımlıyordu?
Ne kadar mücadele etmişti. Çok acı çekmiş ve bu ilişkiyi unutmayı başaramayacağını düşünmüştü. Eğitimlere devam ettikçe bilinci açılmış, acı çekecek olmasına rağmen tamamen ilişkiyi bitirmişti.
Eğitimde öğrendiği bilgiler ile hayatında yeni yoğunluklar oluşturmuştu. Bu sayede Mehmet’e olan bağımlılığından kurtulabilmiş ve özgürlüğüne kavuşmuştu. Esin’in arkadaşlıklarından vazgeçmediği ve onu götürdüğü eğitim için her seferinde şükrediyordu.
Aylin
yıllar sonra anneannesi ve dedesinin yaşadığı yere tekrar gelmişti. Uçaktan
indiğinde bu anıları tekrar hatırlamıştı. Bu sefer huzurla gülümsedi Aylin.
Yaşadıklarının acı da olsa ona çok şey öğrettiğini düşündü. Anneannesini
kaybedeli yıllar olmuştu. Ne kadar da zor zamanlardı. Cenazede okul arkadaşları
Kerem ve Esin onu hiç yalnız bırakmamış ve yardım etmişlerdi… Ne çok severdi
anneannesini. Esin ve Kerem de anneannesini çok severdi.
İlişkilerinin bir döneminde Kerem'in sevgisi Aylin'i boğmaya başladı. Kendi yaşadıkları aklına gelince, bu duyguların bağımlılığa dönüşmeye başladığını fark etti. Kerem’e yıllar önce kendisine şifa gibi gelen eğitime birlikte gitmeyi önerdi. Kerem zaten Aylin ile bir şeyler yapmaktan çok keyif alıyordu, hemen kabul etti. Kerem her aldığı kararda Aylin’in onayını almak zorunda hissetmesinin, Aylin’i hayatının merkezi haline getirmesinin sebebini öğrenmişti… Sevgisi, olmazsa olmaz bir bağımlılığa dönüşüyordu. Derslerde öğrendikleri bilgileri ilişkilerinde uyguluyorlardı. Birbirlerine olan sevgi miktarları arttığında hemen arttıran kişi geri çekiliyordu. İlişkilerine tekrar mutlu bir şekilde devam ediyorlardı. Bu eğitim ikisine de iyi gelmişti.
İnsanlar ilişkide miktarları arttırarak karşılıklı zarar görmeye başlarlar.
Oysa
her şeyde olduğu gibi ilişkilerde de denge çok önemlidir.
Hayattaki her şeyde olduğu gibi, sevginin de aşırısı zarar verir.
Aylin
ile Kerem’in ilişkilerindeki denge, birbirlerine olan güveni, onsuz da yaşarım
diyebilmeleri, çevresindekilere "sevginin nasıl olduğunu" göstermişti.
İnsan bazen sevgi ile aşkı karıştırır.
Bazen masum gözüken ilişkinin insana ne
kadar zarar verdiğini fark edemez.
Sevgi
nedir? Aşk nedir?
Aşk
bir bağımlılık mıdır?
Peki,
hangisi gerçek?
Hangisi
insana daha çok zarar verir? Aşk mı? Sevgi mi?
Vazgeçemeyecek
kadar birini sevmek, “gerçekten” sevgi midir?
İnsan
neden birine vazgeçemeyecek kadar çok “aşık” olur?
Birine
çok aşık olduğunda, “Onsuz yapamam!” dediğinde, acaba karşıdaki kişi de aynı şeyi mi hissediyordur?
İnsan
nasıl bağımlı olur?
İnsan ilişkide nasıl mutlu, özgür, huzurlu olur?
Deneyimsel
Tasarım Öğretisi, doğru
ile yanlışı ayırt etmeyi öğreten bir öğretidir.
Deneyimsel
Tasarım Öğretisi, insana
nasıl mutlu, başarılı, özgürce ve bağımlı olmadan yaşamayı öğreten bir ilimdir.




Ne kadar anlamlı bir yazı olmuş insan okuyunca yıllarca yaptığı hataları görüyor. Dengeleri nasıl bozmuşuz kendi ellerimizle Elinize saglık
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı emeğinize sağlık 🌸
YanıtlaSilHayatımıza dokunan bir yazı teşekkür ederiz🌼
YanıtlaSilÇok anlamlı, emeğinize sağlık🌼
YanıtlaSilEllerinize sağlık.
YanıtlaSilFarkındalık yaratan bir yazı olmuş, teşekkürler. 🙏🏻
YanıtlaSilİlişkideki denge nasıl sağlanır ?
YanıtlaSilBende eğitimlerinize katılınca öğrendim. Denge meğer ne kadar önemliymiş. Sevgiden, ilgiden, mutluluktan…
Çünkü o yoksa hiç birinden bahsetmemiz mümkün değil.
Teşekkür ederiz bu yazıyla bize tekrar hatırlattığınız için 🦋
insanın doğru zannettiği yanlışlar ne kadar da çok, sizinle öğreniyoruz. teşekkürler
YanıtlaSilHerkesin hayatında en az bir kere yaşadığı ve zorlu bir süreç
YanıtlaSilÇok anlamlı güzel bir yazı olmuş ellerinize sağlık 💐
YanıtlaSilBirine aşırı düşkünleşmek de, birinin sana düşkünleşmesi de, ilişkiyi zehir ediyor gerçekten. Keşke çok daha önceden bilseydik bunları.
YanıtlaSilDaha çok insanın bir an önce öğrenmesi dileğiyle…
Video da yazı da o kadar anlamlı kiii!!! Biz aşkın peşine düşünce yanılıyoruz. Ama beraber bir hayat yaşamaya odaklanınca o ilişki tadından yenmiyor☺️
YanıtlaSilMeğer filmlerde dizilerde hep kandırmışlar bizi:)
Vazgeçemeyecek kadar birini sevmek, “gerçekten” sevgi midir?
YanıtlaSilBunu insanın düşünmesi gerekir…
Sonradan bakıp da nasıl sevmişim ben bunu demek ne acı dimi bunları herkesin öğrenmesi keşke dememesi en doğru seçimi nasıl yapacağını öğrenmesi için bu bilgilerin dünyaya yayılması lazım.
YanıtlaSilÇok güzel ve detaylı bir yazı olmuş
YanıtlaSilHer paragrafı bir ders niteliğinde, emeğinize sağlık...
YanıtlaSilKaleminize sağlı.
YanıtlaSilÇok faydalı bir yazı olmuş 🌼